13°
Burdur Tüketiciler Koruma Derneği Başkanı (BURTUKODER) Kemal Arslan yaptığı yazılı açıklamada ”damarları kesilerek Burdur Gölü kurutulmasın” dedi. Arslan açıklamasına şöyle devam etti. Burdur Gölü, akarsuları denize ulaşamayıp Burdur Gölü’ne döküldüğü kapalı bir havzadır. Gölün beslenimi yağışlar, yüzeysel akışlar(dereler-çaylar) ve yer altı su akımı ile, boşalımı ise göl alanından buharlaşma ve göl havzasındaki yer altı sularının sondajlar vasıtasıyla çekilmesiyle olmaktadır.
Arslan, Burdur Gölü havzasında tarımsal faaliyetler önemli yer tutmakta, buna bağlı olarak da havzada 1975 yılından itibaren gölet ve sulama projesi sayısı 13’e ulaştığını belirtti.
Arslan; ”Burdur Gölü’ndeki seviye değişimine baktığımızda bazı yıllarda artış olmakla birlikte 1971 yılından itibaren su seviyesinde önemli bir düşüşün başladığı ve göl hacmindeki kaybın % 35 oranına ulaştığı görülmektedir”.
Arslan; ”Burdur Gölü’nün su hacmindeki küçülmenin en büyük nedeni, kapalı bir havza olan Burdur Gölünü besleyen su kaynakları üzerinde 13 ü bulan gölet ve sulama tesisleri ile göl havzasında sayıları 2900 civarındaki sondajlardır”.
Arslan; ”Göldeki küçülmenin tehlike sınırlarına ulaştığı günümüzde, kış ve bahar aylarında su taşıyan Akçay ve Karakent dereleri üzerine gölet yapılmaya kalkışıldığını AKP’li vekilden öğrenmekteyiz.Burdur Gölünü kurtarmak adına etkinliklerde bulunan kişi ve kuruluşları, göldeki daralmanın gerçek nedeni olan yanlış su politikalarına yönelik mücadeleyi öne alıp, Akçay ve Karakent Göletlerinin yapımından vazgeçilmesi için başlattığımız mücadeleye destek vermeye bekliyoruz”.
Arslan;
”AKP İktidarını da aklı selime davet ediyor;
Su tutmuş baraj ve göletlerden Burdur Gölüne yeterli oranda su vermeye,
Tarımda akılcı sulama yöntemlerini uygulatmaya,
Akçay ve Karakent Derelerine Gölet yapımından vazgeçmeye çağırıyoruz” dedi.
