MAKÜ’de 15 Temmuz Paneli | Burdurweb, Burdur Haber, Güncel Burdur HaberleriBurdurweb, Burdur Haber, Güncel Burdur Haberleri MAKÜ’de 15 Temmuz Paneli | Burdurweb, Burdur Haber, Güncel Burdur HaberleriBurdurweb, Burdur Haber, Güncel Burdur Haberleri
hava 18° Çoğunlukla Bulutlu
DOLAR 32,3256 %% 0.22
EURO 35,1131 %% -0.07
GRAM ALTIN 2.300,19 %% 0,99
ÇEYREK A. 3.760,81 %% 0,99
BITCOIN 2.305.512 %1.775
SON DAKİKA

MAKÜ’de 15 Temmuz Paneli

Son Güncelleme :

05 Kasım 2016 - 9:47

MAKÜ’de 15 Temmuz Paneli

MAKÜ Konferans ve Sergi Salonunda düzenlenen 15 Temmuz Fotoğraf Sergisi ve Demokrasi Kahramanları Paneline başta Vali Şerif Yılmaz olmak üzere 58. Piyade Eğitim Alay Komutanı P. Albay Hakan Tutucu, Rektör Prof. Dr. Adem Korkmaz, İl Emniyet Müdürü Saim Akpınar, İl Genel Meclisi Başkanı Muzaffer Bağcı, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Servet Olpak, Ak Parti İl Başkanı Süleyman Faki, MHP İl Başkanı Hikmet Ökte, Daire müdürleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

15 Temmuz Gazileri Safiye Bayat, Kazım Çakır, Mehmet Emin Ertaş, Ahmet Arık ve Abdullah Sezgin katılımları ile düzenlenen panel öncesi Vali Yılmaz, Protokol Üyeleri ve 15 Temmuz Gazilerinin katılımlarıyla 15 Temmuz Fotoğraf Sergisinin açılışı gerçekleşti. Vali Yılmaz ve beraberindeki heyet 15 Temmuz gecesiyle ilgili fotoğraflardan oluşan sergiyi gezdi.

Sergi sonrası düzenlenen Demokrasi Kahramanları Paneli programında saygı duruşu ve İstiklal Marşının ardından “Bir Milletin Dirilişi 15 Temmuz videosu gösterildi. Programın açılış konuşmasını Rektör Pof. Dr. Adem Korkmaz yaptı.

Rektör Korkmaz’ın ardından bir konuşma yapan Vali Yılmaz,

“İnşallah bu toplantının milli birliğimize ve kardeşliğimize katkı sağlamasını diliyorum. 15 Temmuz’la ilgili bizim pek konuşmamıza gerek yok o kurşunların, o topların ve tankların altında, parçalarını ve uzuvlarını kaybeden gazilerimiz bugün buradalar. Bugün bu topraklar üzerinde yaşıyor isek ve bugün bu salonda bu toplantıyı yapabiliyor isek, yine bugün bu coğrafya üzerinde bayrağımız dalgalanabiliyor ise veya bugün bu topraklar üzerinde ezanlar okunabiliyor ise bilin ki 15 Temmuz’daki 241 şehidimizin, bilin ki 2 bin 194 gazimizin, sokaklara dökülen ve evlerinde dua eden vatandaşlarımızın sayesindedir. Onlara ne kadar teşekkür etsek azdır.

Biz Burdur ilinde o gece saat 22.30 sularında Milletvekillerimiz, 58. Piyade Eğitim Alay Komutanımız, Belediye Başkanımız, Cumhuriyet Başsavcımız, İl Jandarma Komutanımız, İl Emniyet Müdürümüz ile beraber Vali Konağında bu konuda toplantı yaptık. Burdur ilinde bu kalkışmaya yeltenecek hiçbir üniformalı askerimizin olmadığını arkadaşlarımız ifade ettikten sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatları doğrultusunda meydana geldik. O gün meydanda da ifade etmiştik. O gece o üniformayı hak etmeden giyen hain ve şerefsizlerin ordudan temizlenmesi ve buna destek veren yine bu vatan hainlerinin bu ülke topraklarından dahi çıkarmak üzere her türlü tedbirin alınacağının, devletin bu konuda hem iradesinin, hem gücünün ve kuvvetinin olduğunu ifade ettim. Hamdolsun bunları gördük. Bugün hak etmediği halde, şimdi hepiniz görüyorsunuz, sizler üniversiteye girmek için yıllarınızı verdiniz. O kadar emek sarf ettiniz. Bileğinizin hakkıyla bu sıralara geldiniz. Ama hırsızlık yaparak bu milletin ve sizlerin hakkını gasp ederek bir yere gelmiş o hain ve şerefsizlerin elde etmiş olduğu sıfat ve unvanlarının tamamı adalet çok gecikmeden yerini buldu ve o uvanları alındı. Onlar geldikleri yere gittiler. Özellikle bunların önlerine düşen başında gözükenler bu milleti yıllarca Müslüman kimlik ve sıfatıyla kandırdılar. Kendilerini biz bilmediğimiz için belki farketmedik. İçimizde haçlılardan kalan Lawrence’ler varmış. O Lawrence’ler bugün gün yüzüne çıktı. Dikkat edin 15 Temmuzdan bu tarafa gerek kamuda gerekse özelde yapılan adli ve idari işlemlerden kaçanların hepsi gayri Müslim ülkelere gitti. Bizim gidecek hiçbir ülkemiz yok. Tam tersine dünyada yaşayan mazlum ve mağdur milletlerin gelebileceği bir yer Türkiye. İşte bunu hazmedemeyenler, bunu kabullenmeyenler bu içimizde ki haçlılardan kalan Lawrence’leri kullanarak bu hain kalkışmayı gerçekleştirmeye çalıştılar.

Genelkurmay önünde, Beştepe de, 15 Temmuz Şehitler Köprüsünde sadece ellerinde bayrak olan vatandaşlarımızı kurşun sıkarak helikopterlerden uçaklardan bomba yağdırarak haince yaraladılar şehit ettiler. Ellerinde bayrak vardı ve bir tek imanları vardı. Silahları, tankları, topları yoktu. Bu milletin iradesine bu milletin geleceğine, bu ümmetin geleceğine konacak olan ipotek karşısında kendilerini feda ettiler. Çünkü bu sorumlu olduğumuz kendi coğrafyamızla beraber gönül coğrafyamızdaki insanların bize karşı olan hakları, hukukları vardı. Bunu yerine getirmek için gözünü kırpmadan bir bayanın, bir kadının tankın önüne çıkabileceği normal şartlarda hiç kimsenin aklına gelmezdi. Ama bu imanla beraber yedi düvele nasıl karşı çıkmışsak ecdadımız nasıl karşı çıkmışsa hamdolsun bizde aynı şekilde bu iradeyi gösterdik. Biz bunları il olarak yaşamadık. Yaşamadığımız için de bazı şeyleri de anlamamızda ve hatırlamamızda sıkıntı olabilir. Bunu yaşayan arkadaşlarımızın hislerini biraz sonra dinleyeceğiz. Bu ülkenin geleceği ile ilgili bu ülkeyle ilgili düşüncesi olan, senaryo kuranların bu milletin çocuklarının hala daha ecdadından aldığı mirası devam ettirme iradesinin olduğunu bilemediler. Bilemedikleri ve hesap edemedikleri içinde o tarihler de sosyal medyada da paylaşıldı. O içimizdeki Lawrece’ler her şeyi çalarak ve her şeyin hırsızlığını yaparak bir yere gelenler ihtilalin karşısında imanıyla duracak insanların nasıl duracağı ile ilgili soru hazırlanmamıştı. Hazırlanmadığı içinde o soruyu çalamadılar. Bunun hırsızlığını yapamadıkları içinde bu milletin imanının ne olduğunu bilmedikleri içinde böyle bir karşılık göreceklerini anlayamadılar.

İnşallah bize düşen bundan sonraki süre içerisinde bu hainlerin ülkemizden kazınmasıdır. Devlette bunun gereğini tek tek yapıyor. Tek bir kişi kalmayıncaya kadar bunlarla ilgili mücadelemiz, devletimizin mücadelesi devam edecek. Kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız. Bunun anasıymış, bunun çocuğuymuş öyle bir şey yok. Hain kim olursa olsun hesabını bu millete verecek. Gidecek adli yargı önünde hesabını verecek. Bize düşen bu birlik ve beraberliğimizi kardeşliğimizi devam ettirmektir. Bu duruşumuzu bundan sonrada sergilemektir. Herkesin fikri ayrı olabilir. Herkesin düşüncesi farklı olabilir. Siyasi görüşü farklı olabilir. Yürüyüşü farklıdır, konuşması farklıdır, giyimi farklı olabilir. Farklılık ararsanız her yerde bulursunuz. Ailenizin içerisinde dahi bulursunuz. Ama bize lazım olan birlik beraberlik. Bizim bayrağımız tek, bizim devletimiz tek, bizim milletimiz tek, bizim inancımız tek. Bizi bölmeye çalışanlar yıllarca değişik adlar altında karşımıza çıktılar. Genç arkadaşlarımız bilmeyebilirler. 12 Eylül öncesi sağ sol diye milletimizi birbirine kırdırdılar. Daha sonra ASALA terör örgütünün özellikle yurt dışında yaşayan Misyon görevlilerimizi kardeşlerimizi, vatandaşlarımızı katlettiler. Onun yerine PKK’yı ikame ettiler. Birisi bitiyor diğeri başlıyor. PKK bitti derken, 40 yıldan beri içimizde yetiştirdikleri haçlılardan kalan Lawrence’ler iş başına geldi ve kendi insanımızı elinde sadece bayrak olan ve Allahüekber diyen insanlarımızı, İsraillerin yaptığı gibi helikopterlerden kurşunladılar. Bu Kalkışmada başarısız olunca 3 gün sonra tekrar PKK’yı devreye soktular. Çünkü bu coğrafyada lider ülke olacaksanız sizin söz söylemeye hakkınız varsa bunu bu coğrafyayı tekrar şekillendirmeye başlayan ağa babaları buna müsaade etmemek için bu aşağıdaki piyonları kullandılar. Onun için birlik ve beraberlik içerisinde siyasi görüşümüz her şey farklı olabilir. Ama devletimiz ve milletimizin geleceği ile ilgili istiklalimiz ve istikbalimizle ilgili tek bir yumruk olmamız gerekiyor. O nedenle bu duyguları biraz sonra bunu burada bizzat yaşayanlar, karşılığını vererek bu ülkenin geleceği için canlarını ve parçalarını veren Gazilerimiz hislerini paylaşacaklar. Ben böyle bir organizasyondan dolayı emeği geçen herkese teşekkür ediyorum ve katılan gazilerimize teşekkür ediyorum. Çünkü yürümekte zorluk çektikleri halde Türkiye’nin her bir köşesine gidip bu hislerini bu duygularını paylaşmaya çalışıyorlar. Ben tekrar teşekkür ediyorum.

Konuşmaların ardından 15 Temmuz Gazileri konuşmacı olarak katıldıkları “Demokrasi Kahramanları” panelinde 15 Temmuz gecesi yaşanan hain kalkışmada yaşadıkları anları paylaştılar. Duygu dolu anların yaşandığı panelde zaman zaman Gazilerin konuşmaları alkışlarla kesildi. Panelin Ardından Vali Yılmaz, Rektör Korkmaz ve P. Alb. Tutucu tarfından 15 Temmuz Gazilerine program anısına anmalık takdimi yapıldı ve toplu fotoğraf çekimiyle program sona erdi.

----- REKLAM -----