8°
CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker, 25 Eylül 2017 tarihinde Burdur Valiliğinin resmi internet sitesinde yayınlanan “gösteri, protesto ve etkinliklerin yapılamayacağı ve yasak olduğu yerlerle” ilişkin yazılı açıklamada bulundu.
Milletvekili Göker, “Halkın kendini özgürce tanımlayabileceği ve ifade edebileceği tek yer sokaktır. Alınan bu karar sokağı da kısıtlamakta ve insanların kendini özgürce ifade edebilmesinin önüne geçmektedir.” Dedi.
İŞTE MİLLETVEKİLİ GÖKER’İN YAZILI AÇIKLAMASI
Burdur İlimizde Basın Açıklamaları, Gösteri, Protesto ve benzeri etkinliklerin yapılamayacağı yerlere dair Burdur Valiliği Kararı, 25 Eylül 2017 tarihinde Burdur Valiliğinin resmi internet adresinde yayınlanmıştır. Anayasa’ya ve İçişleri Bakanlığı Genelgelerinin ilgili maddelerine atfederek hazırlandığı belirtilen bu karar, Burdur İl sınırları içerisinde yapılacak olan basın açıklamalarının kamu güvenliği ve genel asayiş açılarından yapılamayacağı yerleri belirtmektedir. Kamu düzenini bozmak, kitlesel katılımlarla trafiğin akışını engellemek, çevre ve gürültü kirliliğine yol açmak gibi gerekçeler gösterilmiş ve uyulması gereken esaslar gösterilmiştir.
Her şeyden önce bu yaklaşımı demokratik bulmadığımı tüm Burdur kamuoyunun bilmesini isterim. Kamu adına görev yapan herkesin asli görevi ifade özgürlüğünü boğmak ve kısıtlamak değil, çoğulcu bir demokrasinin doğal gereği olan toplantı ve gösteri hakkını yeniden tanımlamak ve genişletmek olmalıdır.
Burdur’da yapılan hangi toplantı ya da gösteri kamu düzenine zarar vermiştir?
Yapılan gösteriler ve protestolar kanunda belirtilen koşulları yerine getirmese bile, şiddet içermediği sürece neden müdahale edilsin?
Türk halkının siyasette kendini ifade edebildiği iki mecra vardır. Bunlardan bir Meclis diğeri ise sokaktır. AKP iktidarı zaten, yaptığı içtüzük değişiklikleri ile Meclisin sesini olabildiğince kısmıştır. Halkın kendini özgürce tanımlayabileceği ve ifade edebileceği tek yer sokaktır. Alınan bu karar sokağı da kısıtlamakta ve insanların kendini özgürce ifade edebilmesinin önüne geçmektedir.
Söz konusu bu kararın yeniden ele alınması ve incelenmesi demokrasi açısından gereklidir.
Saygılarımla…
