Kalkınma Bakanı Sayın Dr. Cevdet Yılmaz Burdur programı çerçevesinde Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi 2011-2012 Akademik Yılı Açılış Törenine katıldı.
Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Konferans ve Sergi Salonu’nda düzenlenen törende ilk olarak Saygı Duruşu’nda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. MAKÜ Oda Orkestrası tarafından Teke Yöresi türkülerinin çalındığı açılış konseri verildi. Türkiye Halk Oyunları Birincisi olan MAKÜ Halk Oyunları Takımı Teke Yöresi’nin halk oyunlarını sergiledi. Törene; Vali Süleyman Tapsız, ilimiz Milletvekili Bayram Özçelik, 58. Piyade Eğitim Alay Komutan V. Piyade Albay Coşkun Zeytunoğlu, Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya, Cumhuriyet Başsavcısı Ali Nevzat Açıkgöz, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Saatcı, Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Yavuz Özfidan, İl Emniyet Müdürü Celal Aydoğan, ilçe kaymakamları, daire müdürleri, rektör yardımcıları, fakülte dekanları, Enstitü ve Yüksekokul müdürleri, öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Porf. Dr. Mustafa Saatcı’nın yaptığı açış konuşmasında; “ Küresel rekabet içerisinde üniversiteler, ülkelerin ekonomik ve sosyal kalkınmalarında önemli görevler üstlenmektedir. Temel bilim alanındaki araştırmalar yanında teknoloji ve sosyal inovasyon konularında araştırmalar yapmak, çözüm yolları üretmek de, günümüzde üniversitelerin görevleri içerisinde yer almaktadır. Üniversitelerimiz bir yanda devletin ihtiyaç duyduğu insan gücünü karşılarken, bir yandan da millete ait ortak bilgileri üreten ve bu bilgileri yeni nesillere aktaran kültür evleri olmalıdır. Bilindiği gibi modern toplumlar, bilgi toplumu olmak durumundadır. Bilgi teknolojilerine sahip olmak, günümüzün yegane üstünlük aracıdır. Bunu sağlamak, ancak konu temelli profesyonel bir eğitim ile mümkündür.Değişen toplum ihtiyaçlarına göre adaptasyon gösteren, değişme yönünde esnekliği olan bir eğitim sistemini benimsemek ve uygulamak zorundayız.” dedi.
Öğrencilere de seslenen Saatcı; “ Eğitim ve öğretimin amacı, kültür düzeyi yüksek, gelişmiş bir toplum için gereken şartları hazırlamaktır. Atatürk’ün “Bir milletin ilerlemesi o milletin gençlerinin alacakları eğitime bağlıdır” sözü bu gerçeği çok güzel ifade etmektedir. Hepinizin bildiği gibi akademik eğitimin iklimi farklıdır. Üniversitemizde öyle bir iklim oluşturmalıyız ki, burada sadece bilim değil davranış da ona göre şekillensin. Belki de bu aşamayı çok kısa olarak şöyle özetleyebiliriz; “Yalnızca soranlar cevap alır.” Bilimsel merakınızı hep canlı tutmanız akademik hayatınızın her aşamasındaki en önemli düsturunuz olmalıdır.” şeklinde konuştu.
Burdur’da Üniversite’nin kurulmasının bir dönüşümün başlangıcı ve milat olduğunu söyleyen Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya; “Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Burdur’da bir sevdanın adıdır, bir irade beyanıdır. Burdur’un kalkınma arzusunun, gelişme kararlığının ortaya konduğu bir bildiridir. Bu kentin daha iyi şeyleri yapabileceğinin, başarabileceğinin, potansiyelini en iyi şekilde değerlendirebileceğinin bir göstergesidir. İlimizin gelişme, büyüme iddiasını tetikleyen, bizi bu hedeflere kanalize eden en itici güç olmuştur.” diye konuştu.
Burdur’un, tarım, hayvancılık, turizm, mermer sektörü ve sanayide sahip olduğu dinamikleri harekete geçirmek adına son yıllarda önemli hamleler gerçekleştirdiğini söyleyen Vali Tapsız; “İlimiz, ülkemizde üretilen sütün % 4’ünü, ihraç edilen mermerin ise % 6’sını karşılamaktadır. % 5,1 işsizlik oranıyla Burdur, işsizlik oranı en düşük olan 4’üncü ildir. Ve yine, Tarımsal Örgütlenme açısından ülkemizde birinci sırada yer almaktadır. “Eğitimin parlayan yıldızı” sloganıyla son yıllarda eğitime verdiğimiz önemin ve gayretin karşılığını elde ettiğimiz başarılarla taçlandırdık. Burdur, 2007 yılında OKS’ de, 2008, 2009, 2010 yıllarında da SBS’ de Türkiye Birincisi olmuştur. “Eğitim’de marka kent” Burdur’da, bu sene üniversite sınavına giren öğrencilerin yarısı üniversiteye yerleşti. Bu sonuçla Üniversiteye girişte Burdur, Türkiye’de 3. sırada yer almıştır.” bilgilerini aktardı.
Vali Tapsız, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Burdur; eşsiz doğal güzellikleri, kültürel ve tarihi mirasıyla, bir turizm merkezi olarak artık markalaşma yolunda emin adımlarla ilerlemekte olduğunu söyledi.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nin kısa sürede gösterdiği başarılar ve her geçen yıl artan bilimsel çalışmalarıyla değerini katlayan bir bilim yuvası haline geldiğini de aktaran Vali Tapsız; “Üniversitemiz her geçen gün tanınmakta ve daha çok tercih edilmektedir. Üniversite, bilginin üretildiği, eleştirinin yapıldığı, tartışmaların canlı tutulduğu, memleket meselelerinin enine-boyuna konuşulduğu atmosferlerdir. Üniversiteler, bulundukları bölgelerin, şehirlerin ve ülke kalkınmasının lokomotifi olmalıdırlar. Ulusların zenginliği sahip oldukları yer altı ya da yerüstü zenginlikleriyle değil, insan kaynaklarının kalitesi ile ölçülmektedir. Bu nedenle Üniversitede kaliteyi artırmanın en öncelikli yolu, insana yatırım yapmaktır. Bu durum, ülkemizin belki de en büyük zenginliğidir. Teke Yöresi ve Yörük Kültürünün Başkenti diye nitelendirebileceğimiz Burdur’umuzun, Üniversitemizin katkıları, bizlerin ve vatandaşlarımızın el ve gönül birliğiyle kalkınma basamaklarını daha büyük hızla çıkacağına yürekten inanıyorum. Burdur bugün; çağdaş, dinamik ve yarınları kucaklayan bir üniversiteye sahip olmanın haklı gururunu yaşamaktadır.” diyerek sözlerini tamamladı.
Kalkınma Bakanı Dr. Cevdet Yılmaz yaptığı konuşmada MAKÜ İstiklal Yerleşkesi için ek ödenek müjdesi verdi. Kalkınma Bakanı Dr. Cevdet Yılmaz; “Konser çok güzeldi, geçmişle günümüzü çok güzel sentezlemişler, modernlik ve geçmiş çok güzel harmanlanmış. Biz bir taraftan gelişirken nereden geldiğimizi unutmayacağız, geçmişimize kültürümüze sahip çıkacağız. İkisini aynı anda yapmak durumundayız. Halkoyunlarında şampiyon ekibi tebrik ediyorum.” dedi.
Kalkınma Bakanı Yılmaz, MAKÜ’deki ilk dersinde kalkınma konulu bir konuşma yaptı. Bakan Yılmaz; “Bugün burada üniversitemizin 2011-2012 Akademik Yılı’nın açılışı münasebetiyle birarada bulunuyoruz. Bu vesile ile üniversiteler ile ilgili genel fikirlerimi sunmak istiyorum. Öncelikle bir Kalkınma Bakanı olarak, kalkınmayı nasıl algıladığımızı konuşmak istiyorum. Bundan 50 sene önce anlaşılanla bugün anlaşılan birbirinden farklı, kalkınma kavramı da kalkınıyor, kalkınma kavramı da gelişiyor. Bugün kalkınma dediğimiz zaman ekonomi anlaşılmıyor, sosyal, çevresel, kültürel boyutlarıyla anlaşılması gerekiyor. Geçmişte kalkınmış ülke denince hep sanayici ülke akla gelir, bu yanlış değil sanayi kalkınmanın önemli unsurudur. Bugün her yerde sanayileşme var. Bugünkü dünyada gelişmişliğin gerçek ölçütü teknoloji üretme, bilgi üretme, yeni yöntemler geliştirme kalkınmadır. Artık kalkınma bilgi toplumu şartlarında anlaşılmak durumunda ve kalkınmak isteyen bilgi üretme açıcında kendini geliştirmek durumundadır. Kalkınmayı, gelişmeyi bu şekilde daha bütüncül bir şekilde, bilgi tabanlı gördüğümüzde bu bizi ister istemez insana getiriyor.” diye konuştu.
Üniversitelerin kalkınmadaki önemini dile getiren Bakan Yılmaz şunları söyledi: “Bilgi, teknoloji denilen olay kaliteli insanla oluyor, farklı düşünen insanla, iletişimi kuvvetli insanla oluyor kalkınma insana yatırım yapıyor. Hayat boyu eğitim öğretim önemli ama bir taraftan üniversiteler bu işin en ileri kurumları olarak son derece önemli konumundadır. Biz eğer 2023 hedeflerine ulaşacaksak, ekonomisi gelişmiş ilk 10 ülke içine gireceksek, 2 trilyon dolardan fazla milli gelir üreteceksek, 25 bin dolardan kişi başına gelir elde edeceksek, bütün bunları yakalayabilmemiz için mutlaka çok güçlü bir yükseköğretim sistemine ve dinamik bir üniversite yönetimine sahip olmamız gerekiyor. Bizde bu anlamda üniversitelere önem verdik ve çok sayıda üniversite oluşturduk. Bakın sadece bir rakam söyleyeyim, 2000 yılında bütün üniversitelerimize verdiğimiz yatırım ödeneği 249 milyon TL, 2011 yılında verdiğimiz ödenek ise 2 milyar 359 milyon TL, ek ödenekleri de sayarsanız 2 buçuk milyar TL, yani bu 2000 yılındaki ödeneğin on katıdır. Öğrenci sayımız 2 milyon 67 bin ulaşmış durumda ve açık öğretimde 3 milyon 781 bin öğrenci toplam sayımız, 2006 yılında 50 tane yeni devlet üniversitesi, 30’un üzerinde vakıf üniversitesi kurmuşuz, 80’in üzerinde yeni üniversite kurmuşuz bu büyük bir adımdır. Bunları biz küresel kriz ortamında yapıyoruz. Avrupa’da üniversite bütçelerinin kesildiği bir ortamda biz üniversitelerimize bu kadar önem veriyoruz, eğitim için büyük fedakarlık yapıyoruz. Üniversiteler sadece eğitim veren kurumlar değildir, öğrencilerimize bilgi aktaracağız ama buna ilave olarak üniversitelerden toplum olarak beklentimiz, yeni bilgiler, yenilikler, katma değer üretmesi, içinde bulunduğu yörenin, bölgenin kalkınmasında katkıda bulunmasını bekliyoruz.”
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi istiklal Yerleşkesi için ek ödenek müjdesi veren Bakan Yılmaz; “MAKÜ Veterinerlik Fakültesi, kendini bölgeye sevdirmiş tebrik ediyorum. Üniversitemizde bir kampüsleşme var. Mevcut birimlerden biraz uzak olsa da kampüsümüz 5 yıl gibi kısa bir sürede önemli oranda yapılaşmayı gerçekleştirmiş durumdadır. Rektör Hocamızın bana verdiği bilgiye göre, kısa sürede sanırım yeni yerleşke daha bir hareketlilik kazanacak. Bu bakımdan kampüsleşme alanında örnek üniversitelerden birisi MAKÜ’dür. Sadece 2011 yılında bu üniversitemize 21 milyon TL yatırım ödeneği tahsis etmişiz. Bunun 16 milyon TL’si yükseköğretim sektöründe, 2 milyon 650 bin TL’si spor sektöründe yine 2 milyon TL’si teknolojik araştırma sektöründe olmak üzere harcanmış. Tabi yürüyen projelerimiz var. Fen Edebiyat Fakültemiz yapılıyor yeni bir bina yapılıyor.34 bin 500 m2, kapalı alanı olan bir bina normalde 2010 yılının ilk 6 ayında bitirilmesi öngörülen bir inşaat fakat 2011’de ek ödenek sağlanırsa tamamlayabiliriz gibi bir durum var. Bu vesile ile üniversitemizi bir ek ödenek ile destekleyeceğimizi burada ifade etmek isterim.” ifadelerini kullandı.
Tören sonunda Vali Süleyman Tapsız, Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya ve Rektör Prof. Dr. Mustafa Saatcı, Bakan Yılmaz’a Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi anmalığı, kabak kemane ve alaca dokuması tablosu hediye etti.
